ERP Seçiminde Sürdürülebilirlik Kriteri

Sürdürülebilir ERP'lerde Öne Çıkan Özellikler

Dilek KILIÇ

3/5/20213 min oku

Değerli Okurlar,

Sürdürülebilirlik süreci, uygulamaya alındığı kurumlarda gerek iç gerekse dış birçok etkenden farklı ölçülerde etkilenir. Bu etkenlerin çoğu dinamik etkenlerdir. Başarı kısıtları dinamik ve birçoğu dış etkenlerle de ilgili olduğundan yönetilmesi zor bir süreçtir.

Sürdürülebilirlik mevcut kaynakları, günümüz ihtiyaçlarını karşılarken en verimli şekilde kullanmak üzere planlamalar yapmaktır. Aynı zamanda gelecekteki kaynakları öngörebilmeyi de gerektirir. İşletmeler, bugünün faaliyetlerini ve de gelecekte yapmayı planladıkları projelerini yürütürken potansiyel kaynak sıkıntısı yaşamamak üzere planlar yapar, adımlar atar. Sürdürülebilirlik aynı zamanda gelecek nesillere finans, teknoloji, kurumsal süreçler, bilgi, tecrübe vb. alanında kaynaklar aktarabilmek demektir.

Sürdürülebilirlik başarıldığı takdirde, geleceğe taşınan bir pazar anlamına da gelir; gelişen, büyüyen, o dönemin koşullarına uygun bir pazar…

ERP tercihlerinde de seçim kararlarını şekillendiren önemli bir etkendir "sürdürülebilirlik". Ve ERP'nin ülkemizde daha çok anlam kazandığı 90'lı yıllardan günümüze kadar üst sıralardaki yerini korur. 90'lı yılların yerli ERP firmaları, sürdürülebilirlik konusunda yenilerine göre daha başarılı olmuşlardır.

Bu kavram ERP satın alan kurumlar için ayrı bir önem taşır. Çünkü yazılımlar, tüm paydaşlar için uzun soluklu yolculuklardır. ERP dünyasına katılan firmaların asıl zorlu yolculukları, yazılım alınıp kurulduktan sonra başlar, uzun yıllar da devam eder.

Sürdürülebilirlik kavramı, yabancı ERP'lerin tercih edilmesinin de önemli unsurlarındandır. Aday ERP müşterilerinin, yerli firmalarda bu özelliği bulamadıklarını düşünmeleri için yazılımlarla ilgili güçlü teknik sebepler olduğunu düşünmüyorum. 25 sene önceki yerli yazılım firmalarının gelişmelerini takip ettiğimde, bunu kabul etmem mümkün değil. 80’li yıllarda kurulup emin adımlarla büyüyerek yurt içinde önemli başarılara imza atan aynı zamanda ihracat oranları büyüyen yerli ERP yazılımları sürdürülebilir yerli ERP markalarına örnektir.

Yabancı ERP'yi tercih eden firmalarda, bu ERP’lerin sürdürülebilir olduklarını düşündüren “başka bir ülkenin pazarına girmeyi başaran bir firmanın gelecekte de varlığını sürdürme ihtimali yüksektir" ve "teknolojiyi üreten ülkelerin yazılım firmaları kalıcıdır" gibi düşünceler olabilir. Bu düşünceler doğru olabilir mi? Göreceli olarak “evet". Ardında güvenle karar verilecek kadar doğru mu? Kesinlikle “hayır". Sürdürülebilir olacağı düşüncesi ile ERP tercihi yapan bir işletmeyi, eğersiz ata binen acemi bir jokeye benzetebilirim.

Sürdürülebilirlik kriteri açısından yerli ve yabancı ERP’leri karşılaştıracak olursak şunları söyleyebiliriz:

  • Yabancı ERP firmasının ülkemde kalması, ülkemin koşulları ile ilgilidir, bu koşullar yerli yazılım firmalarını da geleceğe taşıyan koşullardır. Dolayısıyla ülkemde ekonomik, siyasi, doğa koşulları vb. ters gittiğinde, ilk kaybedeceğimiz firmalar yabancı firmalardır, risk almak istemezler. Yerli firmalar mevcudiyetlerini sürdürmekte daha fazla direnecek, kamu ve devlet tarafından da desteklenecektir.

  • Yerel mevzuatlar ve kanuni yerelleştirmeler kapsamında hayati olan süreçleri bize sunabilen yerli yazılım firmalarının gelecek vaad etmeleri kaçınılmazdır. Temel süreçlere ilaveten sundukları bu ürünler, geleceğe daha sağlam yatırım yapmak üzere ellerini güçlendirmektedir.

  • Yazılım ihracatı yapan yerli ERP firmaları, yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da varlıklarını sürdürebilmek adına daha fazla teşvik alıp desteklenecek, gelecekte mevcudiyetlerini sürdürmeyi başarmaları kaçınılmaz olacaktır.

  • Özellikle 1993 ekonomik krizinden sonra ülkemizde birçok yabancı firma varlığını sürdüremedi, ya da sürdürmedi ve ülkemizden gittiler. Halen birçok firmada kullanılmaya çalışılan ERP ürünlerinin desteği olmadığı için firmalar değiştirmenin yollarını arıyorlar.

Yazının ana fikrinden uzaklaşmadan son olarak şunu vurgulamak istiyorum: "sürdürülebilirlik" konusunda birinci önemli olan yazılım firmalarının global dünyada büyüklükleri değil, ülkemizde nasıl ve hangi koşullarda hizmet verdiği, dinamik ulusal koşullarımız karşısındaki mukavemetleri ve sürdürülebilir destekleridir. Ulusal yazılımlarımızın daha da güçlenmesi ve sürdürülebilir olmaları için kullanım oranlarının artması, yazılımları kullanan firmaların iş birliklerini ilerletmeleri ile sağlanabilir.

Bilişimin aydınlığında kesintisiz, verimli çalışmalar dilerim.

Dilek KILIÇ

editbt.dilek@gmail.com

dilekd.kilic@gmail.com